Burçak Bingöl
Seyir, 2014, Seramik, 200 x 190 x 30 cm
İstanbul’da bir asfalt dökme kamyonundan doğrudan kalıp alarak ürettiğim bu büyük ebatlı seramik çalışma, öteden beri üzerine çalıştığım yabancılaşma teması çerçevesinde kendine yabancılaşan nesnelerin sonuncusu. Hem seramik malzeme hem de kamyon formu yakın çağrışımlarından koparak yeni bir olasılık öneriyor. Bu konu Cumhuriyet’in başkentinden, eski imparatorluğun başkentine uzanan yaşam deneyimimle, bireyselden toplumsala evrilerek, Doğu’nun mitosu ve Batı’nın ütopyası arasında kalmış bu kentteki sosyo-psikolojik dönüşüm fikrini irdeliyor. Malzemenin kendi geleneğinden alınmış geleneksel çini motifler bir kamyon formunun tüm endüstriyel hantallığıyla tezat oluşturacak şekilde bir araya geliyor. Araba Sevdası (2014) sergisinin ana işi olan Seyir, bir yanlışlık duygusuyla Recaizade’ nin aynı isimli romanındaki yanlış anlamalarına biçimsel bir deneme olarak eklemleniyor. Hafızanın parça parça olduğu bir toplumda aşina olanla yabancı olanı birbirine iliştirme denemesi yapıyor. Seyir, belirsiz geleceğine doğru yavaş yavaş ilerliyor; yüzeyinde üst üste birikenlerin yüküyle kendi yolunda seyrederken, klasik anlamda bir seyirliğin öznesi oluyor.