Elif Uras

Laissez Faire, 2007, Sıraltı boya, seramik, 20 x 29 cm

Snow, 2007, Sıraltı boya, seramik, 20 x 29 cm

Making Waves, 2007, Sıraltı boya, seramik, 20 x 29 cm

Seramik işlerimi hep resimle ilişkilendirdim. Doğu ve Batı izlerini ve estetiğini bir arada barındıran, büyük, cilalı minyatürleri andıran, “anlatısal” resimler yapıyordum. Doğu ve Batı, gelenekselle modern arasındaki çekişmeler ve çelişkiler doğal olarak hep gündemimde oldu. Kültürler arasındaki melezleşmenin yansımalarını İznik’te de gördüm. İznik’teki seramik geleneği ki tarih boyunca Çin’den, İslam sanatından, Batı’dan etkilendi, daha sonra Batı’da da taklit edildi.

İznik’te teknik ve malzeme olarak tuvallarime benzer şekilde detaylı ve parlak renklerle desen ve resimler yaptım. Geleneksel seramik formlarını üç boyutlu yüzey olarak kullanarak başladım, sonra kadını anlatan ve çağrıştıran daha özgün formlar ortaya çıktı. Amacım gelenekselden yola çıkıp daha çağdaş ve kişisel bir görsel dile ulaşmak.

Evi ve kadını çağrıştıran objeler, vazolar ve tabaklar genellikle dekoratif bulunurlar. Resim daha yüksek bir sanat, seramik ise bir zanaat veya dekoratif sanat olarak tanımlanmış uzun süre. Bu tip önyargıların dışına çıkmak ve sanat ve tasarım, gelenek ile modern arasındaki kültürel ayrımları sorgulamak amacım.

2018-08-17T16:19:19+00:00